Tez No İndirme Tez Künye Durumu
452269
Açık kalp cerrahisi sonrasında postoperatif erken dönemde hemodiyaliz uygulanan kronik böbrek yetmezliği tanılı hastalar ile akut böbrek yetmezliği tanılı hastaların mortalite/morbidite yönünden karşılaştırılması / The comparison of mortality and morbidity of patients undergoing open heart surgery and hemodialysis performed at early postoperative period which has chronic renal insufficiency diagnosis and acute renal insufficiency diagnosis
Yazar:BARIŞ DURGUN
Danışman: DOÇ. DR. CENGİZ BOLCAL
Yer Bilgisi: GATA / Tıp Fakültesi / Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
Konu:Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi = Thoracic and Cardiovascular Surgery
Dizin:Böbrek hastalıkları = Kidney diseases ; Koroner damarlar = Coronary vessels
Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
154 s.
Bu çalışmada kardiyopulmoner baypas kullanılarak yapılan kalp ameliyatlarından sonra hemodiyaliz alan hastalar incelenmiştir. Hastalar 2 gruba ayrılmıştır. Grup 1 preoperatif hemodiyaliz bağımlı KBY tanısı olan hastalar ve grup 2 postoperatif ABY tanısı ile hemodiyaliz uygulanan hastalar olarak tanımlanmıştır. Grupların mortalite ve morbidite yönünden karşılaştırılmaları yapılarak böbrek yetmezliklerinin kalp cerrahisi ve sonrasındaki dönem üzerine olan etkisinin incelenmesi hedeflenmiştir. Çalışmaya, kardiyak cerrahi uygulanan ve postoperatif erken dönemde hemodiyaliz alan 42 hasta dahil edildi. Her iki gruba da uygulanacak cerrahinin çeşidine uygun olarak standart anestezi prosedürü ve cerrahi teknikler uygulandı. Hastaların yaş, cinsiyet, VYA, VKİ, takip edilen tanıları ve takip süreleri, kullandıkları ilaçlar, kardiyak cerrahi öyküleri, kan lipid düzeyleri, euroskor değerleri ve risk grupları, glikolize hemoglobin, EF ve eGFR değerleri, sigara alışkanlıkları gibi preoperatif verileri, uygulanan cerrahinin tipi, anastomoz sayıları, KPB sırasındaki hematokrit, sıcaklık, MAP değerleri ve kardiyopulmoner baypass ve total aortik oklüzyon süreleri gibi intraoperatif verileri ile nöropsikyatrik, artimik, effüzyonel, enfektif komplikasyon gelişimi, mekanik ve farmakolojik destek ihtiyacı, YBÜ ve hastanede kalış süreleri, kanama ve hematokrit miktarları ile kan ve kan ürünü transfüzyon ihtiyaçları, entübasyon girişimleri ve süreleri gibi postoperatif parametreleri kaydedildi ve incelendi. Çalışma sonucunda grup 1'in preoperatif eGFR değeri, YBÜ'ne çıkış ve postoperatif 1. gün sabah hematokrit değerleri grup 2'ye kıyasla düşük euroskor puanı ise yüksek bulundu (p<0,05). Buna karşılık grup 2'deki hastaların grup 1'e kıyasla preoperatif olarak kadın, DM tanısı bulunan, OAD ve insülin kullanan hasta oranları daha yüksek, postoperatif olarak YBÜ ve hastanede kalış süreleri daha uzun, kan ve kan ürünü transfüzyon ihtiyaçları daha fazla, reentübasyon uygulama sayısı daha çok ve EKG değişikliği oluşan ve pozitif inotropik destek kullanan hasta oranı daha yüksek bulunmuştur (p<0,05). Ayrıca MDRD formülü ile eGFR'leri hesaplandığında grup 2'deki tüm hastaların preoperatif KBY'li oldukları tespit ettik. Genel ve geç dönem sağkalım oranları gruplar arasında benzer bulunmuştur. Ancak bununla birlikte postoperatif ilk 1 aylık erken dönem sağkalım analizinde grup 2'deki hastaların mortalite oranları grup 1'e kıyasla yüksek bulunmuştur. Yaptığımız çalışma sonucunda perioperatif değişkenler incelendiğinde, istatistiksel farklılık olan mortalite ve morbidite parametreleri göz önünde bulundurularak çıkan sonuçlar yorumlandığında, açık kalp cerrahisi uygulanan hastalarda gelişen ABY'nin postoperatif dönem sonuçlarını olumsuz etkilediği görülmüştür. ABY gelişiminin önlenmesi için hastaların preoperatif eGFR değerlerinin MDRD formülü ile hesaplanmalı ve eğer hasta KBY tanısı alırsa hidrasyon, asetilsistein infüzyonu, perioperatif profilaktik hemodiyaliz uygulaması vb. önlemler alınması gerekmektedir. Bu uygulamalar ile postoperatif ABY gelişimi ve yüksek mortalite ve morbidite oranları azaltılabilir.
In this study, we examine the patients performed hemodialysis after open heart surgery with cardiopulmonary bypass. Patients divided into 2 groups. Group 1 is defined as hemodialysis dependent chronic renal insufficiency diagnosed patients and group 2 defined as hemodialysis performed with acute renal insufficiency diagnosed patients. We aimed to examine the effects of renal failure on cardiac surgery and postoperative period by comparing mortality and morbidity of the groups. Forty two patients who were undergone cardiac surgery and performed hemodialysis on early postoperative period were included in the study. Standardized anesthesiologyc procedure and surgical techniques which are suitable for surgery type, on both groups were performed. Patients's preoperative and demographic data like age, body surface area, body mass index, known diagnosis and follow up period, medications, cardiac surgery history, blood lipid and glicosylated haemoglobin levels, ejection fraction and eGFR values, smoking habits, intraoperative data like surgery type which is performed, number of anastomosis, hematocrit, temperature and mean arterial pressure values during cardiopulmonary bypass and duration period of cardiopulmonary bypass and total aortic occlusion, postoperative outcomes like neuro-psychiatric, arrhythmic, effusional, infective complication development, the necessity of mechanical and pharmacological support, intensive care unit and hospitalization duration, drainage and hematocrit values and the necessity of blood and blood product transfusion, intubation attempts and its duration were all recorded and examined. It is found that Group I's preoperative eGFR value, hematocrit values of intensive care unit acsess and postoperative first day morning were lower and euroscore level was higher than Group II (p<0,05). Neverthless preoperatively female, diabetic, and oral antidiabetic or insulin using patients proportions were higher, postoperatively intensive care unit and hospitalization durations were longer, the necessity of blood and blood product transfusions were comparetively more, the number of reintübation attempt were higher and the proportions of the patients whose ECG changings seen and positive inotropic medications used were higher in Group II than Group I (p<0,05). Besides having calculated the eGFR values using MDRD formula of the patient on Group II it was found out that preoperatively all of them had chronic renal failure. It is found overall and late period (after the postoperative first month) survival rates were similar between the groups. But also it is found that postoperative first month survival rates of Group II patients were lower than Group I patients. At the end of our study, when the preoperative parameters examined and results commented by condisering statistical differences of mortality and morbidity parameters, it was seen that the development of acute renal failure on undergone cardiac surgery patients affects postoperative period outcomes negatively. To prevent the development of acute renal failure, preoperative eGFR values must be calculated and if the patient is diagnozed with chronic renal insufficiency, precautions such as hidration, acetyl cysteine infusion or perioperative prophylactic hemodialysis etc. have to be taken. With these applications postoperative development of acute renal failure and high mortality and morbidity rates can be decreased.