Tez No İndirme Tez Künye Durumu
340643
24 saatlik holter EKG monitorizasyonu sonuçlarinin retrospektif kesitsel değerlendirilmesi / A sectional retrospective evaluation of the results of 24-hour holter ECG
Yazar:ŞAKİR GENÇ
Danışman: PROF. DR. GAYAZ AKÇURİN
Yer Bilgisi: Akdeniz Üniversitesi / Tıp Fakültesi / Dahili Tıp Bilimleri Bölümü / Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
Konu:Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları = Child Health and Diseases
Dizin:Aritmi-kardiyak = Arrhythmia-cardiac ; Elektrokardiyografi-ambülatuar = Electrocardiography-ambulatory ; Retrospektif çalışmalar = Retrospective studies ; Çocuklar = Children
Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
64 s.
Çocukluk çağında disritmilerin çoğunlukla aralıklı olarak ortaya çıkması nedeniyle, başvuru sırasında tespit edilmesi mümkün olmayabilir. İstirahatte çekilen elektrokardiyografi, kardiyak ritmin kısa bir dönemi için bilgi vermekte ve birçok ritm bozukluğu atlanabilmektedir. Bu nedenle HM disritmi tanısında en önemli tanı yöntemlerinden biridir. Ekim 2010 - Ekim 2012 tarihleri arasında Pediatrik Kardiyoloji Bilim Dalında Holter monitorizasyon ile değerlendirilen 1446 hastaya ait 1821 kayıt geriye dönük incelendi. Hastaların yaşları 6 gün ile 56 yaş arasında değişmekteydi ve median 11 yaş olarak bulundu. Hastaların 736?sı kız, 710?u erkek idi. En sık başvuru yakınmaları göğüs ağrısı (%47.55), çarpıntı (%41.52) ve senkop/presenkop (%15.50) idi. Hastalar herhangi bir semptomla ilk kez başvuran hastalar; yakınma ve semptomu olmayıp başka bir hekim tarafından fizik muayene ya da EKG?de disritmi saptanarak tarafımıza yönlendirilmiş hastalar; disritmi nedeniyle daha önceden bölümümüzce takip edilen kontrol nedeniyle başvuran hastalar; talasemi major nedeniyle tetkik edilen hastalar ve düzeltilmiş KKH nedeniyle rutin kontrol yapılan hastalar şeklinde gruplara ayrılarak değerlendirildi. Kayıtların %41.56?sı normal saptandı. Anormal saptananların ise en sık SVE (%32.78), VES (%12.17), aşağı atrial ritm (%3.59) ve SVT (%3.66) saptandı. Hastaların ekokardiyografik inceleme yapılanların 67?sinde romatizmal kalp hastalığı, 359?unda KKH, 64?ünde kardiyomiyopati saptandı. HM sonucuna göre 166 hastaya ilaç tedavisi başlandı. 8 hastaya kalıcı kalp pili implantasyonu yapıldı. Semptomatik çocuklarda HM esnasında genellikle belirti olmaması nedeniyle disritmiyi saptamak güç olmaktadır. Ancak özellikle altta yatan KKH olanlar başta olmak üzere, olgularda tedavi gerektirecek bulguların saptanmış olması nedeniyle, disritmi şüphesi olan durumlarda uygulanması kolay ve invazif olmayan HM?un önemli bir tanı aracı olduğu ve bu disritmisi olan vakaların izlem ve tedavisinin planlanmasında da HM son derece yararlı olduğu çalışmamızca desteklenmiştir
Holter monitoring (HM) is widely used in arrhythmic disorders since they may occur briefly and unpredictably throughout the day. The resting electrocardiographic findings give information only about a short period of cardiac rhythm, and accordingly most of the arrhythmias may be skipped. Therefore HM is one of the most important methods in the diagnosis of dysrhythmia. In this study, 1821 Holter monitoring recordings obtained from 1446 cases in Akdeniz University Medical Faculty Pediatric Cardiology Department, from October 2010 to October 2012 were analysed retrospectively. The age of the patients were between 6 days and 56 years and their median age was 11 years. 736 patients were girls and 710 patients were boys. The most common presenting symptoms were chest pain (47.55%), palpitation (41.52%) and syncope/pre-syncope (15.50%). Patients with Thalassemia, congenital heart disease, rheumatic heart disease and symptomatic, asymptomatic and control patients were evaluated separately. Findings at HM were as follows; 41.56% of record was normal. supraventricular extrasystoles (SVE) (32.78%), ventricular extrasystoles (VES) (12.17%), wandering atrial pacemaker (3.59%) and supraventricular tachycardia (3.66%). In the patients with echocardiographic examination, 67 of them had rheumatic heart disease, 359 of them had congenital heart disease and 64 of them had cardiomyopathy. According to the findings at HM, Medical treatment modalities were started in 166 patients and intarcardiac pacemaker implantation was performed for 8 patients. In symptomatic cases, it was difficult to determine cardiac arrhythmia during Holter Monitoring since no symptom was observed. Nevertheless, we consider that the prognostic significance of Holter monitoring is high in the cases who are suspicious about dysrhythmia