Tez No İndirme Tez Künye Durumu
489570
A biomimetic perspective on (retro) fitting of building envelopes / Yapı kabuklarının (retro) fiti üzerine biyomimetik bir bakış açısı
Yazar:ZELAL ÖZTOPRAK
Danışman: PROF. DR. ARZU SORGUÇ ; DOÇ. DR. SEMRA ARSLAN SELÇUK
Yer Bilgisi: Orta Doğu Teknik Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / Mimarlık Ana Bilim Dalı
Konu:Mimarlık = Architecture
Dizin:Mimari tasarım = Architectural design
Onaylandı
Doktora
İngilizce
2018
200 s.
Bu tezin başlangıç noktası mimarlıktaki retrofit problemidir. Mevcut yapılar sabit ve durağan maddesellikleri ve sınırlı ömürleri ile kısıtlanmışlardır. Fakat bu yapılar çoğu kez etraflarındaki değişimlere bağlı olarak müdahaleler gerektirmektedirler. Pratikte bu müdahalelerin çokça karşımıza çıkmasına rağmen yapıların müdahale gerektirmeden bu değişimlere hazır olması konusuna çok az önem verilmektedir.Bu sebeple, (retro)fitin mevcut anlayışı yapılar eskidikten/ retro olduktan sonra onları orjinal haline geri döndürmeyi işaret eder. Bunun aksine canlılar eskimezler/ retro olmazlar, bunun yerine adaptasyon stratejileri ile mevcut durumlarının en iyi haline uyum sağlamaya çalışırlar. Bu bağlamda yapılar, doğadaki canlılarla birçok ortak nokta paylaşırlar ve onlardan biyomimetik ile bir dizi bilgi ödünç alabilirler. Bu araştırma, (retro)fit konusunda çok etkili olması sebebiyle yapı kabuğunun tasarımına odaklanır. Bu tez, deri ve yapı kabuğu arasındaki analojiyi yeniden ele alarak, (retro)fit kavramını 'uyarlanabilir uygunluk' adında yeni bir tasarım yaklaşımı olarak yeniden tanımlamayı hedefler. Erken tasarım süreci, bu aşamadaki kararlar tasarımın uygunluğunu (fit olma) belirlediği için özellikle önemlidir. Uyarlanabilir uygunluk ile yapı kabukları uygun (fit) olma becerisi ile kodlanacakları için deri gibi davranmaları beklenir. Doğayı bir ölçüt olarak ele alarak ve ondan uygun olma yöntemleri öğrenerek değişimin altyapısı tasarımın genlerine en başından entegre edilmiş olur. Bununla birlikte yapı, olası değişim senaryolarına hazır olur ve değişen koşullara uyarlanabilir (adaptif) bir şekilde uyum sağlar.
The starting point of the research is the problem of (retro)fitting in architecture. Existing buildings are constrained by their fixed and static materiality and limited life span. Yet they often require interventions due to changes around them. In practice, these interventions are commonplace, yet very little attention is devoted to preparing buildings to these changes before they require interventions. Therefore, current understanding of (retro)fitting in architecture implies turning the building back to its original state, after it becomes retro. Unlike this, living beings do not become retro, rather they aim to fit the best condition of their current situation through adaptation strategies. To this end, the buildings share much in common with organisms in nature and can borrow a number of information from them with biomimetics. This research focuses on the design of the building envelope, as it is very influential with regard to retrofitting. Revisiting the analogy between the skin and building envelope, the thesis aims at redefining (retro)fitting with a new design approach named as "adaptive fitting". The early design phase is particularly important, as decisions taken during this stage can determine the "fitting" of the design. With adaptive fitting, building envelopes can act like the skin in nature since they will be coded with the ability of fitting. Taking nature as a measure and learning from the fitting modes of nature, the infrastructure of change will be integrated to the genes of the design from the beginning. With this, the building will be ready for possible mutation scenarios and adaptively fit into changing conditions.