Tez No İndirme Tez Künye Durumu
422007 Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Akımla uyarılan vazodilatasyon ve ayak bileği – kol indeksi'nin koroner arter hastalığı tanısındaki değeri /
Yazar:SERKAN KAVAKLI
Danışman: PROF. DR. SELİM YALÇINKAYA
Yer Bilgisi: Akdeniz Üniversitesi / Tıp Fakültesi / Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
Konu:Kardiyoloji = Cardiology
Dizin:
Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
61 s.
KAH gelişmiş toplumlarda morbidite ve mortalitenin en önemli nedenleri arasında olduğu ve tedavisindeki maliyet büyüklüğü göz önünde tutulursa bu hastalığın erken tanısı önem kazanmaktadır. KAH tanısında halen altın standart olarak gösterilen koroner anjiografi ise, masraflı, girişimsel ve ekip işi gerektiren bir tanı yöntemidir. Bu nedenle invaziv olmayan tanı yöntemleri geliştirilmeye devam etmektedir. Bunların arasında akımla uyarılan vazodilatasyon (AUV) ve ayak bileği – kol indeksi (ABI) üzerinde çalışma yapılan ve yapılmakta olan iki parametredir. Çalışmaya daha önce KAH tanısı almayan, kardiyoloji polikliniğinden KAH ön tanısı ile KAG yapılması planlanan 44 hasta dahil edildi. Hastanede yatmakta olan akut koroner sendrom tanısı almış olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Hastalara KAG öncesi hazırlık aşamasında iken, çalışma hakkında bilgi verilerek AUV ve ABI ölçümleri yapıldı. KAG sonrasında ise non-invaziv testlerden habersiz olan bir kardiyolog tarafından, Gensini skoruna göre değerlendirilerek koroner ateroskleroz varlığı ve yaygınlığı tespit edildi. Çalışmaya alınan hastaların % 69,3'ü erkekti ve hastaların yaş ortalamaları 57,1± 8,4 idi. Hastaların 9'unda Gensini skoru ''0'' iken 35 hastada KAH varlığı tespit edildi. AUV ortalama değeri olan % 6,24'e göre hastalar 2 gruba ayrıldığında, AUV % 6,24'ün altında olan hastalarda KAH sıklığı artmasına rağmen istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı. ABI ortalama değeri olan 0,977'e göre hastalar iki gruba ayrıldığında, ABI oranı 0,977'in altında olanlarda KAH sıklığı artmış olarak izlenmekle beraber istatistiksel olarak anlamlı bir fark gözlenmemekte idi. KAH risk faktörlerinden ise sadece ileri yaşlı hastalar (60,4 ± 9,60) ile AUV arasında anlamlı bir fark izlendi (p= 0,016). AUV ve ABI değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir korelasyon görülmedi. Bu çalışmada KAH varlığı ile AUV ve ABI değerleri arasında, anlamlı ilişkiyi destekleyen başka çalışmaların aksine istatistiksel olarak anlamlı bir korelasyon gösterilemedi. Bu konuda daha kesin sonuçlar için AUV ve ABI ile KAH arasında ilişkinin, tetkik yöntemlerinin de göz önünde tutulduğu ve sonuçları nasıl etkilediği konusunda fikir verebilecek benzer çalışmalara ihtiyaç vardır.
The early diagnosis of coronary artery disease (CAD) is very important if we think that this pathology is the most important cause of mobidity and mortality in the developed countries. Coronary angiography (CAG) which is the gold standart method at the diagnosis of the CAD, is relativly expensive and interventional method and it needs equipment and team working. Because of this, the non-interventional methods are on devolopping. Flow Mediated Dilatation (FMD) and Ankle-Brachial Index (ABI) are two new methods whichs are on using at the new trials. In this trial we included 44 patients whose are on planning of CAG because of CAD suspect at the our cardiology clinic. We excuded the patients whose have the diagnosis of the acute coronary syndromes. Before the CAG we measure the FMD and ABI values of the patients. After CAG, a cardiologist who did not know the patients clinic status, calculated the Gensini scores of the patients. % 69,3 of the patients are men, the mean age of the population is 57±8,4. Nine persons have the ''0'' value of the Gensini score and 35 patients are coronary artery disease according to the Gensini scores. We devided the patients two groups about the mean value of the FMD which is % 6,24. The patients whose have under the mean value of % 6,24., have the increase insidence of CAD, but the P value is above 0,05. And also the patients whose have under the mean value of the ABI, % 0,977, have the increase insidence of CAD but the P value is above 0,05. No statistical meaningful between the FMD and ABI values also. We didn't find a statistical meaningful values of FMD, ABI and Gensini scores, despite of the other trials. We think that tecnical methods of measuring FMD andABI are also important, because it may affects results of the trials.