Çalışma, açık kalp ameliyatı olan hastalara uygulanan refleksolojinin fizyolojik değişkenler ve mekanik ventilasyondan ayırma süresi üzerine etkisini incelemek amacıyla yarı deneysel tasarım olarak gerçekleştirildi.
Araştırma, bir üniversite hastanesinin kalp ve damar cerrahisi kliniğine açık kalp ameliyatı uygulanmak üzere kabul edilen ve araştırma kriterlerine uyan 85 hasta ile gerçekleştirildi. Hastalar, deney (n=42) ve kontrol (n=43) gruplarına ayrıldı. Deney grubundaki hastaların ayaklarına, ameliyat sonrası yoğun bakım ünitesine kabulü sonrası 1. saatinde, 30 dakika boyunca refleksoloji uygulandı. Kontrol grubundaki hastalara ise hiçbir girişim yapılmadan, rutin tedavi ve bakım uygulandı. Her iki gruptaki hastaların belirli zaman aralıklarındaki fizyolojik değişkenleri ve mekanik ventilasyondan ayırma süreleri izlendi. Araştırma sonucunda elde edilen veriler NCSS (Number Cruncher Statistical System) 2007 programı kullanılarak analiz edildi.
Hastaların fizyolojik değişkenlerinin gruplararası karşılaştırılması incelendiğinde; deney grubundaki hastaların refleksoloji öncesi 5. dakika nabız hızı ve diyastolik kan basıncı değerlerinin kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde daha yüksek olduğu (p<0,05); solunum hızı, sistolik kan basıncı ve ortalama arter basıncı değerleri açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığı (p>0,05) saptandı. Deney grubundaki hastaların ekstübasyon sonrası 5. dakika oksijen saturasyonu değerlerinin istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha düşük olduğu belirlendi (p<0,05). Ayak refleksolojisinin hastaların mekanik ventilasyondan ayırma süresini istatistiksel olarak anlamlı düzeyde azalttığı (p<0,05); deney grubunda ortalama mekanik ventilasyondan ayırma süresinin kontrol grubuna göre 99,31 dakika daha kısa olduğu bulundu.
Açık kalp ameliyatı olan hastalara uygulanan tek seans refleksolojinin, fizyolojik değişkenler üzerine istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olmamasına/ fizyolojik değişkenlerin normal değerlerde kalmasına karşın; MV'den ayırma süresini kısaltması, MV desteği alan hastaların bakımında etkili ve güvenli bir hemşirelik girişimi olabileceğini göstermektedir.
|