Tez No İndirme Tez Künye Durumu
633121
Ernst Bloch ve Dr. Hikmet Kıvılcımlı'da sosyalizm, din, tarih ve kültür tartışmaları üzerine mukayeseli bir inceleme / A comparative investigation on socialism, religion, history and culture discussions in Ernst Bloch and Dr. Hikmet Kıvılcımlı
Yazar:BARIŞ AYDIN
Danışman: PROF. DR. ALİM YILMAZ
Yer Bilgisi: İstanbul Medeniyet Üniversitesi / Lisansüstü Eğitim Enstitüsü / Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı / Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bilim Dalı
Konu:Siyasal Bilimler = Political Science
Dizin:Bloch, Ernst = Bloch, Ernst ; Din = Religion ; Gelenekler = Traditions ; Kültür = Culture ; Kıvılcımlı, Hikmet = Kıvılcımlı, Hikmet ; Sosyalizm = Socialism ; Tarih = History
Onaylandı
Doktora
Türkçe
2020
244 s.
Sadece Türkiye'de değil Dünyada da tarih, din, kültür ve gelenek sosyalist düşüncenin ana konusu olamamış ve bu saha daha çok muhafazakar sağ düşüncenin doğal yayılım alanı olarak görülmüştür. Sosyalist düşüncenin bu alanlara dair tercih edilmiş körlüğü sosyalist düşünceye dair köksüzlük eleştirisini beslemiş ve bu alanlara dair söz söyleme insiyakında olan az sayıda sosyalist düşünür de tali konularla fazla meşgul olan heretikler olarak kodlanmıştır. Bu gibi gözde olmayan meseleler üzerine müthiş bir iştah ve fazlalıkla eser verip kalem oynatan Ernst Bloch ve Dr. Hikmet Kıvılcımlı da benzer kaderi paylaşmış fakat buna rağmen bu sahaların daha insani ve iyi bir dünya için son derece bereketli kaynaklar olduğu konusunda ısrarlarını sürdürmüşlerdir. Bu çalışma her ne kadar birbirini tanımasa da benzer bir tarihsel kesitte, farklı coğrafya ve sosyo-ekonomik, kültürel şartlar altında sosyalizmin tarih, kültür, din ve gelenekle takviye edilmiş bir biçimini ortaya koymak adına genel hatlarıyla müşterek bir mesainin içinde olan Bloch ve Kıvılcımlı'nın mukayeseli bir incelemesine odaklanmıştır. Bloch ve Kıvılcımlı, insanın devrimci kolektif eylemine inanç, bu inancı mümkün kılan devrimci romantik temayüller, her hal ve şartta devrimci siyasal faaliyete bağlılık ve din, tarih, kültür ve gelenek gibi konvansiyonel Marksizm'in ıskartaya çıkardığı mefhumlara hususi ihtimam biçiminde ifade edilen dört başlık altındaki ağırlıklı müşterekleri ve seyrek de olsa kimi farklılıkları ekseninde tartışılmıştır. Sonuç olarak yöntemsel anlamda sosyo-kültürel ve tarihsel bağlamdan hareketle mukayeseli bir entelektüel siyasal düşünce tarihi yaklaşımını benimseyen bu çalışma Bloch ve Kıvılcımlı'nın, dönemlerinde pek tevessül edilmeyen din, tarih, kültür ve gelenek gibi toplumsal mefhumları sosyalizme ve daha iyi bir dünya özlemine dair kuvveler ve olasılıklar ihtiva eden gömü sahaları olarak düşünmeleri nedeniyle ayrıksı iki figür olduğu bulgusuna ulaşmıştır. Bir başka deyişle Bloch ve Kıvılcımlı, fazlasıyla ekonomik indirgemeci niteliğiyle kitleyle arasındaki bağ tavsayan ve ezilenlerin özlemlerini soğuk ve tekdüze bir lisanın içinden konuşarak siyaseti bir tür sevk ve idare tekniğine indirgeyen konvansiyonel Marksizm'e karşı, insanların umut, arzu, özlem ve ütopyalarının canlı imgelerini bünyesinde taşıyan sosyo-kültürel mirasla sahih bir ilişkilenmenin peşinde olmuşlardır.
History, religion, culture, and tradition have failed to be major topics of socialist thought not only in Turkey but also in the world, and these fields have been seen as the natural habitat of conservative right-wing thought. The preferred blindness of socialist thought in these areas has fed the criticism of rootlessness about socialist thought, and a few socialist thinkers with an instinct of talking about these topics have been branded as heretics who keep themselves busy with secondary topics. Ernst Bloch and Dr. Hikmet Kıvılcımlı, who produced an abundance of works with a great appetite, also shared a similar fate, but continued to insist that these areas are exceedingly fertile sources for a more humane and better world. This work focuses on a comparative analysis of Bloch and Kıvılcımlı, who were involved in a generally common effort in a similar section of history, despite not knowing each other, to put forth a form of socialism reinforced with history, culture, religion, and tradition under different geographical and socio-economic and cultural conditions. Bloch and Kıvılcımlı are discussed in light of a high degree of commonalities and rare differences under the following four headings: belief in the revolutionary collective action of man, the revolutionary romantic tendencies that made this belief possible, devotion to political activity under all circumstances, and special concern for topics discarded by conventional Marxism such as religion, history, culture and tradition. Consequently, this study, which methodologically adopts an approach of a comparative intellectual history of political thought based on a socio-cultural and historical context, has found that Bloch and Kıvılcımlı are two heterodox figures considering social concepts of non-interest in their time such as religion, history, culture, and tradition, as treasure troves of potential and possibilities for socialism and a longing for a better world. In other words, Bloch and Kıvılcımlı pursued a genuine relationship with the socio-cultural heritage that embodies vivid images of people's hopes, desires, aspirations and utopias against conventional Marxism, which has lost the connection with the masses due to its highly economically reductionist character, and reduces politics to a method of administration by conveying the aspirations of the oppressed through a cold and uniform language.