Gögüs ağrısı Acil Servis başvurularının en sık ikinci nedenidir. Bunların
yaklaşık 1/3'ü AKS?dir. Hastanın hikayesi, fizik muayenesi, EKG'si ve yapılan
tüm tetkiklere rağmen ME?lerin %2-5'i AS'lerden taburcu edilmektedir. AS'lerin
aşırı doluluğu, AS?ler ve Kardiyoloji servislerinde monitörize yatağa olan ihtiyaç
AS'e göğüs ağrısı ile başvuran hastaların hızlı ve güvenilir biçimde
değerlendirilip, ayaktan takibini gerektirmektedir.
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı?na 15.03.2004 ve
06.09.2004 tarihleri arasında göğüs ağrısı ve AKS düşündüren semptomlarla
başvuran tüm hastalara form dolduruldu. Bu hastalar ACC/AHA kılavuzuna göre
düşük, orta ve yüksek olasılıklı olmak üzere sınıflandırıldı. Tüm hastalardan
IL-6, CRP ve D-dimer düzeylerini belirlemek için serum ve plazma örnekleri
alınıp -80?C?de saklandı. Düşük olasılıklı hastalar bir ay sonra telefonla aranarak;
ölüm, ME ve koroner arter hastalığı tanısı koyulup koyulmadığı kaydedildi.
Çalışma süresince 513 hastaya form dolduruldu. Hastaların 158?i (%30,7)
atipik göğüs ağrısı, 17?si (%3,3) KAP, 112?si (%21,8) düşük olasılıklı AKS ve
226?sı (%44) da orta ve yüksek olasılıklı AKS idi. Düşük olasılıklı hastaların
takibinde 99 hastaya ulaşıldı. Hiç ölüm ve ME yoktu; ancak, 5 hastaya koroner
arter hastalığı tanısı koyulmuştu. IL-6, CRP ve D-dimer düzeyleri düşük
olasılıklı hastalarda istenmeyen olay riskini ve KAH tanısını belirlemede ek bir
katkı sağlamadı.
ACC/AHA kılavuzuna göre düşük olasılıklı KAH sınıfına giren ve 6. saat
troponin değeri normal olan hastalar güvenle taburcu edilebilir. Çünkü bu hasta
grubunda istenmeyen bir kardiyak olay gelişmemiştir. Ayrıca, bu hasta grubunda
IL-6, CRP ve D-dimer kısa dönem istenmeyen olayları ve KAH tanısını
belirlemede ek katkı sağlamamaktadır.
|