Tez No İndirme Tez Künye Durumu
242202
Mide tümörlerinin saptanmasında difüzyon ağırlıklı mr görüntülemenin yeri / Role of diffusion weighted magnetic resonance imaging in gastric cancer
Yazar:HARUN ARSLAN
Danışman: YRD. DOÇ. DR. SERHAT AVCU
Yer Bilgisi: Yüzüncü Yıl Üniversitesi / Tıp Fakültesi / Radyoloji Ana Bilim Dalı
Konu:Radyoloji ve Nükleer Tıp = Radiology and Nuclear Medicine
Dizin:Difüzyon katsayısı = Diffusion coefficient ; Manyetik rezonans = Magnetic resonance ; Mide neoplazmları = Stomach neoplasms
Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
71 s.
Giriş ve Amaç: Mide tümörlerinin ADC değerlerini ölçerek DAMRG'nin tanıya katkısını araştırmak olup DAMRG tekniği ile mide tümörü tanısı koyduğumuz olguların teşhis tutarlılığını endoskopik biyopsi sonuçları ile mukayese edilmesi amaçlanmıştır. Mide tümörlerinde DAGMR ve ADC ölçümü ile ilgili literatürde bildiğimiz kadarıyla şimdiye kadar yapılan bir çalışma bulunmayıp çalışmamız geniş bir seri ile bu alanda ilk olma özelliği taşımaktadırGereç ve Yöntem: Çalışmaya 25-82 yaşları arasında toplam 100 kişi alındı. Mide tümörü tanısı konulan 70 hasta [ 32 kadın, 38 erkek; ortalama yaş:59.86 (25-82) ] vaka grubunu oluşturdu. Kontrol grubu için 30 [ 13 kadın, 17 erkek; ortalama yaş:49.03 (35-63) ] sağlıklı birey çalışmaya dahil edildi. Hastalar 1,5 Tesla manyetik alan gücünde MR cihazında faz dizilimli Body koil ile rutin üst batın MR incelemesi kullanılarak incelenmiştir. Difüzyon ağırlıklı görüntüler tek atımlı spin eko ?echo planar?görüntüleme sekansı ile elde edilmis, ?b? değeri 50, 400 ve 800sn/mm² olarak belirlenmiş ve total tarama zamanı 156 sn sürmüştür. Elde olunan görüntüler üzerinden, görünür difüzyon katsayısı (apparent diffusion coefficient, ADC) normal mide mukozasına ait dokudan ve mide tümörlerinden hesaplanmıstır.ADC değerleri bakımından Hasta-Kontrol grupları arasında fark olup olmadığını belirlemek amacıyla; tek yönlü varyans analizi (One-way ANOVA) yapılmıştır. Ayrıca bu değerler bakımından AdenoCa alt gruplarının karşılaştırılmasında; Kruskal-Wallis testi yapılmış, Lenfoma ve AdenoCa grupları arasında fark olup olmadığını belirlemek amacıyla da Mann-Whitney U testi kullanılmıştır. Hesaplamalarda anlamlılık düzeyi olarak %5 alınmış ve hesaplamalar SPSS istatistik paket programında yürütülmüştür.Bulgular: Çalişmamızda ADC değerleri bakımından Mide tümör grubunun ortalaması ve standart sapması 0,84±0,17x10-3 mm2/s olurken, normal grubun ortalaması ve standart sapması 1,79±0,08x10-3 mm2/s dir. Bu değerler bakımından iki grubun ortalamaları arasındaki fark istatistik olarak anlamlı bulunmuştur (p<0.05). Buna göre ADC değerleri mide tümörü grubunda normal gruba göre belirgin olarak düşmüştür. ADC değerleri AdenoCa histopatolojik alt gruplarına göre değişim göstermemiştir. ADC değerleri bakımından, Adeno Ca ve Lenfoma grupları arasındaki fark istatistik olarak anlamlı bulunmuştur (p<0.05). Buna göre Lenfoma grubunun ADC değerleri (1.09) AdenoCa grubundan (0.85) daha yüksektir.Sonuç: DAGMR non invazif ve hızlı bir çekim tekniği olması, iyonizan radyasyon içermemesi, tümör selüleritesinin önemli bir belirteci olması nedeniyle gelecekte mide tümörlerinin tanısında ve klinik analizinde gittikçe artarak kullanılacaktır. Difüzyon ağırlıklı MR görüntüleme, kantitatif ADC ölçümleri ile benign ve malign mide kitlelerinin ayrımında yararlı olabilir. ADC değerleri bakımından, Adeno Ca ve Lenfoma grupları arasındaki fark anlamlı bulunmasına karşın daha çok sayıda farklı histopatolojik mide tümörü gruplarına ihtiyaç olduğu düşüncesindeyiz.
Purpose/Introduction: The aim of this study was to investigate the role of diffusion-weighted MR imaging (DWI) in the diagnosis of gastric tumors by means of measuring the apparent diffusion coefficient (ADC) values of these lesions, and making a comparison with the endoscopic biopsy results. To date, as far as we are concerned, no literature has been found related with the use of ADC in the diagnosis of gastric tumors.Subjects and Methods: A total of 100 people aged between 25-82 (mean:59,9) years were included in the study. Seventy patients having gastric tumor [ 32 female, 38 male; mean age:59.86 (25-82) ] constituted the case group. For the control group 30 healthy individuals [ 13 female, 17 male; mean age:49.03 (35-63) ] were included. Routine abdominal MRI examinations were performed with a 1,5 Tesla unit. DWI examinations were obtained by single shot spin echoplanar imaging, and ?b? value was determined as 50, 400, 800 second/ mm2. Total scanning time was 156 seconds. The ADC was measured based on the tissue of the gastric tumoral entities and normal gastric mucosa in the control group.With SPSS programme, one-way ANOVA test was used to compare the ADC values of the gastric tumor cases and the control group. Kruskal-Wallis test was used in adenocarcinoma subgroups, while using Mann-Whitney U test for the comparison of lymphoma and adenocarcinoma subgroups.Results: Mean ADC values were 0,84±0,17x10-3 mm2/s and 1,79±0,08 x10-3 mm2/s in gastric tumor group and in control group, respectively, which was statistically significant (p<0.05). There was no significance among the ADC values of adenocarcinoma subgroups. The comparison of the ADC values in the adenocarcinoma and lymphoma cases were found to be statistically significant, being 0,85±0,16x10-3 mm2/s and 1,09±0,08 x10-3 mm2/s, respectively.Discussion/Conclusion: Due to the fact that DWI is a non-invasive examination technique containing no ionising radiation and being an indicator of tumor cellularity, it will increasingly be used in the diagnosis of gastric tumors. It also could be beneficial in the differentiation of the benign and malignant gastric lesions by the aid of ADC measurements. Although ADC quantification seems to be invaluable in the evaluation of histopathologic subgroups of adenocarcinoma, it can help in the diagnosis of gastric lymphoma, while further studies based on wider ranges are needed.