Tez No | İndirme | Tez Künye | Durumu |
9560 |
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
|
Beyan-ı Menazil'in resim dili: Bir yapısal çözümleme / Yazar:UŞUN TÜKEL Danışman: PROF. DR. NURHAN ATASOY Yer Bilgisi: İstanbul Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Arkeoloji ve Sanat Tarihi Ana Bilim Dalı Konu:Sanat Tarihi = Art History Dizin:Beyan-ı Menazil = Beyan-ı Menazil ; Minyatür = Minyature ; Resim dili = Painting language ; Sanat tarihi = Art history ; Yazma eserler = Manuscripts |
Onaylandı Doktora Türkçe 1990 224 s. |
VI. ÖZET Minyatürlü bir yazmanın yapısalcı yöntemle çözümlendiği bu araştırma, kuşkusuz alanında ilk olmanın getirdiği kimi güçlükleri de içeriyor. Ancak gerek Beyân- ı Menâzil'in hemen göze çarpan özgün yapısı, gerekse Yapısalcılık ve Göstergebilim terminolojisinin Türkçede tutarlı bir düzeye ulaşmış olması, araş tırmanın sağlam bir temele oturmasını sağlamıştır. Araştırmanın konusu, Türk minyatür sanatının bu özgün yazmasının dizgesini, resim dilini çözümlemek tir. Bu nedenle, zorunlu başvurular dışında yazmanın metin kısmı ve Nasuh'un yaşamı konu dışı tutulmuştur. Sanatçının yaşamını aydınlatmak ya da Beyân-ı Menâzil'i tarihsel verilerle yeniden "yazmak", bu çalışmanın kapsamının dışındadır. Zaten bu konularda elimizdeki verilere göre söylenebilecekler söylenmiştir. Yine de sonuçta iki anlamlı analoji yapılarak gerekli aydınlatma sağlanmaya çalışılmıştır. "Giriş"te Yapısalcılık' m her şeyden önce bir araştırma, çözümleme yöntemi olduğu üzerinde durulmuş, bu yöntemin ilkeleri belirtilmiştir. Yapısalcı yöntem de nesne kendi başına ve kendi kendisi için incelenir. Nesne kendi öğeleri arasındaki bağıntılardan oluşan bir dizge olarak ele alınır. Bütün bunlar ise eşsüremli bir yaklaşımla yapılır. Köken, gelişim, etkileşim gibi artsüremsel sorunlar, ancak nesnenin eksiksiz bir çözümlemesi yapıldıktan sonra, yine de dizgesel bir mantık içinde ele alınır. "Çağdaş Bir Yöntem Olarak Yapısalcılık" bölümünde ise önce Yapısalcılık' m çıkış noktası olan dilbilimçalışmaları, daha sonra da yapısalcı bakışın sanatlardaki etkinliği tanıtılmıştır. Dayanağını Saussure'de bulan kimi tanım ve karşıtlıkların özet bir anlatımla da olsa verilmesi, çözümleme aşamasına belli bir açıklık getirmeyi amaçlamaktadır. Yapısalcılık ve Göstergebilim'in geniş uygulanım alanlarının Örnekler verilerek tanıtılması ise yöntemin işlerliğini ve zengin çözümleme olanaklarını sergilemeyi amaçlıyor. "Beyân- ı Menâzil ve Konu Edildiği Çalışmalar" başlıklı üç kısma ayrılmış bölümde önce yazma ve sanatçı sı hakkında genel bilgiler verilmiş, ardından yazmayı incelemiş olan araştırmacıların çalışmaları tanıtılarak bir anlamda bu konuda eleştiriler getirilmiştir. Üçüncü kısımda ise üç Anadolu kenti, İznik, Konya, Sivas, yapı ve topografya Özellikleri bakımından Beyân-ı Menâzil 'de- ki resimleriyle karşılaştırılarak bir anlamda Nasuh'un resimleme mantığının klasik yöntemlerde bile nasıl göze çarpabileceği üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde İse yazma yapısalcı ilkeler ışığında ele alınmış, ilkin yapısındaki genel özellikler belirtilmiştir. Yazmanın resim öbeklerine ayrılarak "okunu şu" ise bağlantı motiflerinin ve bütün içinde anlam taşıyan özelliklerin ortaya çıkmasını sağlar. İfasuh yazmada su yolları' m, toprak yolları ve çeşitli coğrafi öğeleri sayfaları birbirine bağlamak için birer araç olarak kullanır. Bunun yanında yerleşimleri belirtirken kendine özgü Yapı Tipleri geliştirir. Öte yandan resim düzleminde yer alan yazıları da belli bir düzen içinde kullanır. Bütün bu "okumanın" sonunda ise yazmanın resimleme mantığı ve anlatım düzlemleri belirir. Akarsu, dağ, ağaç gibi göstergeler coğrafi yapıyı belirtirken doğal düzlemi; insan yapısı binalar kentleri belirtirken yapay düzlemi; yazılar ise yer adlarını belirtirkenkültürel düzlemi oluştururlar. Bunlardan doğal ve yapay düzlemler uzamsal bir boyutta yer alırken, kültürel düzlem zamansal bir boyut taşır. Sonuçta Beyân-ı Kenâzil'in kurgusal bir mantıkla oluşturulmuş ve resimsel düzende süreklilik içeren bir yapıt olduğu ortaya çıkar. Nasuh'un seçmeci ve kurgusal mantığı içinde çeşitli bağlantı motiflerinin değerlen dirilmesiyle tıpkı bir filmde olduğu gibi, ancak sonlandığında kesilen bir süreklilik ortaya çıkar. Beyân-ı Menâzil'i "unique" kılan, ancak sınırlı sayıda yapıtla (bunlardan biri ise "farklı" bir hareket içeren III.Murad Surnamesi'dir) analoji olanağı sağlayan özellikleri de bunlardır. İşte Nasuh'u "l'uomo universale" yapan da sanatsal düzeydeki yaratıcılığı, yapıtını bir dizge içinde anlamlandırma yeteneğidir. | |||
- 120 - VII. SUMMARY This research, in which a manuscript with miniatures has been analyzed in structuralist approach, no doubt contains many difficulties due to its being primary in this area. However, the following factors have enabled this research to depend on a sound basis; the easily noticed original structure of Beyân-ı Menâzil and the distinguished level of terminology like Structuralism and Semiotics in Turkish. The subject of this research is to analyze the system and pictorial language of this authentic manuscript of the Turkish Miniature Art. Because of this, except com pulsory referrings, the textual part and the life of Nasuh has been excluded from the research. Enlightening the artist's life or "rewriting" Beyân-ı Menâzil with the help of historical documents are beyond the limits of this study. In the above mentioned subjects, all have been said according to the data in our hands. However, at the end of the study, two meaningful analogie have been made to provide necessary enlightenment. In the Introduction, it has been stated that Struc turalism is above all a method of research and analiza- tion and the principles of this method have been given. In structuralist method the object is analyzed alone and for itself. Object is referred to as a system that consists of the relations in its own elements. This study is realized by synchronic approach. Diachronic problems, like root, development and interaction have been dealt with in systematic logic bu.t only after the complete analization of the object.- 121 - In the section titled "Structuralism As a Contempo rary Method", linguistic studies which are the starting point of Structuralism and later, the influence of structuralist approach in arts have been introduced. The summary of some definitions and contrasts (language/ speech, competence/performance, sign and its kinds, articulation orders, relations in language) which were introduced by Sausaure have been provided in order ;to bring clarity into the analization process. By giving the introduction of wide application areas of Structur alism and Semiotics by providing examples it is aimed to show the efficiency of this method and rich possibil ities of analization. In the section titled "Beyân-ı Menâzil and the Studies That Have Taken It As Subject", which is sepa rated into three subsections; firstly, general facts and information have been given about the manuscript and its writer. Secondly, by introducing the works of researchers who worked on the same manuscript, in a way, some criticism has been made on this subject. In the third section, three Anatolian cities; iznik, Konya and Sivas have been compared with the pictures in Beyân-ı Menâzil in terms of structure and topographical charac teristics. By doing this it is aimed to show how the logic of painting of Nasuh is perceived even in classi cal methods. In the third section, the manuscript is studied in terms of structuralist principles. Firstly, the general characteristics in its structure have been stated. The "reading" of the manuscript by separating it into pic ture groups enables all the connective motives and all the characters which have meaning to come forth. Hasuh uses the water ways, paths and various geographical- 122 - items as a tool to connect the pages. Also he develops building types of his own when he states the sites. Apart from this, he uses the writings which take place in picture field 'in a kind of order. After all this "reading", the logic of painting and the categories of expression of this manuscript come forward. Signs like river, mountain and tree state geographical struc ture and form the natural category; man-made buildings state cities and form the artificial category and writ ings state place names and constitute the cultural category while natural and artificial categories take place in spatial dimension, cultural category has a time dimension. As a result it is shown that Bey§n~ı Menâzil is a work which was formed by fictitious logic which contains continuity in the picture order. By evaluating the var ious connection motives in Basuh's selective and ficti tious logic, it is seen that in this writing there is a continuity which can only be broken when it ends - just like it happens in a film. In that sense, Beyân-ı Menâzil is unique and it can only be compared with a limited number of works (one of them is Surnâma of Murad III which has a "different" action). The thing that makes ITasuh "l'uomo universale" is his creativity in artistic level and his ability to give meaning to his work in one single line. In the first section of Bibliography, only works that are related with Beyân-ı Menâzil have been listed whereas in the second section, apart from same basic foreign pub lications, all the publications in Turkish that are related with Structuralism and Semiotics have been pro vided. |