Tez No | İndirme | Tez Künye | Durumu |
161558 |
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
|
Varlık vergisi ve basının yaklaşımı / Wealth tax and press Yazar:ÜMMÜGÜLSÜM POLAT Danışman: Y.DOÇ.DR. NAİM SÖNMEZ Yer Bilgisi: Dumlupınar Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Tarih Ana Bilim Dalı Konu:Ekonomi = Economics ; Tarih = History Dizin: |
Onaylandı Yüksek Lisans Türkçe 2005 246 s. |
ÖZET Vergi vatandaşın ödemekle mükellef olduğu bir yükümlülüktür. Devletler varlıklarını devam ettirebilmek için olağanüstü durumlarda olağanüstü vergiler alabilmektedir. Bu, Osmanlı Devleti'nde avarız, tekalif-i şakka; İttihat Terakki Hükümeti döneminde İktisadi Buhran vergisi, Milli Mücadele yıllarında Tekâlif-i Milliye Emirleri'dir. Olağanüstü durum kavramı içerisinde ilk sırada savaşlar yer almaktadır. Türkiye'de olağanüstü koşulların uygulandığı dönemlerden biri olan İkinci Dünya Savaşı yılları savaşa girilmemekle birlikte savaş koşullarının uygulandığı bir süreçtir. Savaşın devam ettiği 1939- 1945 yıllan boyunca Türkiye'de savaş ekonomisi uygulanmıştır. Üretim savaş ekonomisi şeklini almış, ihtikar, karaborsa ve vurgunculuk dönemin başlıca sorunlarını teşkil etmiştir. Alınan bazı önlemlere rağmen ekonomik darboğazın önüne geçilememiştir. Varlık Vergisi, savaşın dünyayı yangın misali sarmakta olduğu bu dönemde Başbakan Şükrü Saraçoğlu'nun direktifleri çerçevesinde hazırlanmış, TBMM'nin ve Cumhurbaşkanı İsmet İnönü onayıyla yürürlüğe girmiştir. Hazırlanışı ve uygulanış şekli itibariyle normal vergi kanunları ve ekonomi bilimi ile örtüşmeyen bu olağanüstü vergi, yürürlükten kaldırılışından günümüze kadar tartışılan bazı noktaları bünyesinde ihtiva etmiştir. Zira vergi, Müslim, gayrimüslim ve ecnebilerin ödeyecekleri vergi katsayılarını farklı olarak belirlemiştir. Bu fark Müslim bir mükellef ile gayrimüslim mükellef arasında on kata kadar ulaşmıştır. Osmanlı Devleti'nden kalan bir miras olan ticari hayatın gayrimüslimlerde olması geleneği yeni kurulan Cumhuriyetin uyguladığı bir politika ile değiştirilmek istenmiştir. Bu politika da yerli Türk burjuvazinin yaratılması olacaktır. Varlık Vergisi yerli Türk burjuvazinin oluşmasında da etkili bir rol oynamıştır. Vergi Müslüman Türk işadamını korumakta buna karşılık gayrimüslim işadamını ağır bir yükümlülük altına sokmaktadır. Bunda savaş koşullarında en çok zenginleşen kesimin gayrimüslimler olması da etkili olmuştur. Verginin değiştirilmezliği hükmü üzerinde oynama yapılması yani bazı gruplara indirimler yapılması verginin adilliğini tartışılır hale getirmiştir. Bir diğer husus iseVI vergi tarh edilen kişilerin ödeme gücünün çok üzerinde vergilendirilmesidir. Vergisini ödemeyen yada ödeyemeyen mükelleflerin Erzurum Aşkale'ye sürgün, edilmesi olayı ve bu sevk edilenler listesinde sadece gayrimüslim mükelleflerin yer alması vergiyi tam bir açmaza itmiştir ki bu durum verginin kaldırılmasına kadar devam etmiştir. Devletin ileri gelen bürokratları tarafından desteklenen bu vergi, toplumda sosyal adaletin sağlanması ve bir anda aşırı zenginleşen türedi zenginlerin cezalandırılması için bir araç olarak kullanılmıştır. Toplumun bu kesim üzerine tepkisini basın yansıtmıştır. Basının ileri gelen kalemleri yazdıkları makaleler ile verginin ödenmesini teşvik etmeye çalışmışlardır. Yani toplumun ve devletin tepkisini basın kendi köşesinden yansıtmıştır. Bu dönem basında Varlık Vergisi ile ilgili çıkan haberlerin yoğunluğu savaş haberlerinin önüne geçmiştir. Sonradan vergi hakkında pek çok konu tartışılmasına rağmen o dönem basında muhalif hiçbir ses duyulmamaktadır. Bu dönemde vergi hakkında olumsuz yorumların ve muhalefetin Hükümet tarafından verilen direktifler ile susturulduğu yorumunu yapmak yanlış olmayacaktır ki bu dönem basını üzerine yapılan çalışmalar bunu doğrulamaktadır. Çalışmada kaynak olarak basın ağırlıkta kullanılmıştır. Basında çıkan haberlerden yararlanılırken zaman zaman alıntılar yapılmıştır. Burada değinilmesi gereken konu ise alıntı cümlelerinde hiçbir imlâ ve yazım hatası yada vurgulama düzeltilmeden aynen alınmış olmasıdır. Çalışmamda yardımlarını esirgemeyen sayın hocam Yrd.Doç.Dr. Nairn SÖNMEZ'e şükranlarımı sunarım. Ayrıca çalışmamda bana destek olan bölüm hocalarıma, arkadaşlarıma ve manevi desteğini her zaman hissettiğim aileme teşekkürlerimi sunarım. | |||
VII ABSTRACT Tax is a charge imposed by the government on people, entities, or on property in order to raise revenve. Governments might rely on extraordinary taxes under exceptional circumstances in order to survive. For example, in the Ottoman Government "Avarız", "Tekâlif-i Şakka"; in the İttihat Terakki Government "İktisadi Buhran Tax"; and in the independence War times, "Tekâlif-i Milliye Emirleri" can be counted as extraordinary taxes. The exceptional circumstances primarily involves the times of war. Although Turkey wasn't involved in the Il.nd WW, The government relied on the procedures of those exceptional circumstances of war. During the war, between 1939 and 1945, Turkey was dependent on war economy. Especially production was in great danger, because black market and profiteering started to increase. Despite the strict precautions, recession wasn't able to be avoided. Prime Minister Şükrü Saraçoğlu ordered the tax on property, and TGNA (Turkish Grand National Assembly) and the President İsmet İnönü confirmed it, thus the tax was on its way when the war trapped all the world. The tax, which didn't coincide with the tax laws and the science of economy on account of its preparation and application, has been discussed due to some of its characteristics up to now. One of those characteristics was that the tax coefficients of Muslims and other religious groups were different. This difference, moreover, was sometimes tenfold. While in the Ottoman in the Ottoman times the tradition was that trade belonged to nonmuslims, the new Turkish Republic wanted to charge this with its policies. These policies included establishing Turkish Bourgeoisie. The tax on property played a key role in this. This tax, while protecting the Muslim businessman, was putting the non Muslim under unbearable pressure. However, one of the factors in this tax was that it had been the nonmuslims who had benefited from the war times most. Interfering the tax rules in order to give some privileges to some groups made people doubtful about the justice of the taxes. Another thing is that the taxpayer was too weak to afford that amount of tax. The fact that the ones who couldn't pay their taxes were sent to exile in Erzurum, Aşkale, and that all of the convicts were nonmuslim putVIII the taxing principles in jeopardy. This exile thing continued until this tax had been abslished. The influential burocrats were in favour of this taxation because they though that it would be an instrument to provide social justice in the society, and would provide a mems to punish the rich people who exploited the hard times in to their advantages. Media presented the protest of the society about them. The eminent writers tried to encourage people to pay their taxes with their taxes with their articles. In a way, media reflected the reaction of the society and the nation in their taxes with their writings. Especially, the news about the tax on property had higher pribrity than the news about the war. Although there were many voices against taxation afterwards, that period seemed to sound as one. The it would'nt bu wrong to conclude that the government suppressed the media and the opposition in order not to hear anything negative about taxation, which can be confirmed by the surveys carried out on the media of that period. Within this study, media was the main source of information. Sometimes there were some quotations from the news in the study. The point here is that the sentences of the news were given as they were, without any changes in grammer, spelling or punctuation. Fd be glad to present my gratitude to my dear instructor Yrd. Doç.Dr. Nairn SÖNMEZ for his precious contributions to my research. Besides, my family, friends, collegues and dear instructors gave me invaluable help for which I'm really grateful. |