Tez No İndirme Tez Künye Durumu
496758
Acil servisten taburcu diyabet hastalarında kısa dönem istenmeyen olay sıklığını belirleyen faktörler / Factors affecting to the frequency of short-term adverse outcome in diabetic patients who are discharged from the emergency department
Yazar:ERTUĞ GÜNSOY
Danışman: DOÇ. DR. ASLIHAN ÜNAL
Yer Bilgisi: Akdeniz Üniversitesi / Tıp Fakültesi / Acil Tıp Ana Bilim Dalı
Konu:Adli Tıp = Forensic Medicine ; Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları = Endocrinology and Metabolic Diseases ; İlk ve Acil Yardım = Emergency and First Aid
Dizin:Acil servis-hastane = Emergency service-hospital ; Acil tıp = Emergency medicine ; Diabetes mellitus = Diabetes mellitus ; Hiperglisemi = Hyperglycemia ; Taburcu olmak = Patient discharge
Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
44 s.
Diyabetik acil servis başvuruları içinde akut komplikasyon saptananlar çıkartıldığında başvuran hasta popülasyonu azımsanmayacak kadar çoktur ve bu hasta grubunda hipergliseminin düzeltilmesinin gerekliliği tartışmalıdır. Taburculuk kararı verilmiş hasta grubu için literatürde net bir öneri bulunmamaktadır. Bu yönde uygulanacak kan glukoz düzeyini düşürmeye yönelik tedaviler acil serviste kalış süresi, tedavi masraflarını ve iyatrojenik hipoglisemi gibi komplikasyonlar sebebi ile yararlılığı tartışmalıdır. Çalışmamızda birincil olarak acil servise herhangi bir nedenle başvurmuş ve ayaktan tedavi kararı verilmiş, DM tanılı hastalarda, hiperglisemi ilişkili istenmeyen olay sıklığını ve belirleyicilerini ortaya koymayı amaçladık. Çalışma süresince 342 hasta araştırmaya alındı; 49 (%14.3) hasta tekrarlayan acil servis başvurusu, 6 (%1.7) hasta eksik veri nedeni ile, 5 (%1.4) hastanın ana yakınması hipoglisemi ilişkili olmasından dolayı, 9 (%2.6) hasta diyabetik akut komplikasyon ve 44 (%12.8) hasta diğer nedenlerle acil servisten yatırıldığı için dışlandı. Dahil olan hastaların 126'sı (%55) kadındı ve ortalama yaş 58,9 (±12.6) saptandı. Ortalama acil serviste kalış süresi plazma glukoz düzeyi 200 mg/dl ve üzeri olan hasta grubunun ortalama acil serviste bekleme süreleri anlamlı düzeyde yüksekti (p= 0.012, %95 GA 7.9-64.5). Benzer şekilde 200 mg/dl üzeri gruba uygulanan ortalama sıvı replasmanı daha fazlaydı (p=0.002, %95 GA 121.6- 521.6). Acil servise başvuran diyabetik hastaların, başvuru sonrası ilk 7 gün içinde tekrarlayan başvurusunu öngörmede insülin bağımlı diyabet olması (p= 0.015, OR 0.19, %95 GA 0.05-0.73) dışındaki faktörlerin; cinsiyet, yaş, başvuru ve taburculuk glukoz düzeyinin etkili olmadığı görüldü. İlk 30 gün için değerlendirme yapıldığında da benzer şekilde yalnız insülin bağımlı diyabet olması belirleyiciydi (p= 0.008, OR 0.14 %95 GA 0.03 – 0.60). İlk yedi günde yatış kararını öngörmede ise bu faktörlerden hiçbiri etkili değilken, otuz günde yatış kararında ise yaş belirleyiciydi (p= 0.03, OR 1.13, %95 GA 1.01 – 0.26). Çalışmamız sonucunda acil serviste ölçülen başvuru veya taburculuk kan glukoz düzeyleri, yaş, ve cinsiyet faktörleri taburculuk kararı verilmiş akut komplikasyon tanısı almamış diyabetli hastalarda kısa dönem tekrarlayan hastane başvurusunda belirleyici değildir. Tekrarlayan başvuru oranının yüksek olduğu insülin bağımlı diyabetik hastalar ve yatış oranları diğer diyabetik hastalara göre artmış yaşlı diyabetik hastaların değerlendirme ve takibi dikkatle yapılmalı, akut komplikasyon saptanmamış bu hastalarda insülin ve sıvı tedavinin yararlılığı tekrar değerlendirilmelidir. Anahtar kelimeler: Acil Servis, Diabetes Mellitus, Hiperglisemi
Patients with diabetic who have acute complications in the emergency department are excluded from the population aren't too low and need for correction of hyperglycemia in this group of patients should be discussed. There is no clear recommendation in the literature for the patient group who has been discharged. Treatments for lowering blood glucose levels to be applied in this area should be discussed with respect to the duration of emergency room, treatment costs and complications such as iatrogenic hypoglycaemia. We aimed to reveal the frequency and determinants of adverse events associated with hyperglycemia in patients with DM who were referred to our emergency department for any reason and who had been given a remote treatment decision. During the study, 342 patients were included in this study; patient was excluded because 49 (14.3%) patients had recurrent emergency department, 6 (1.7%) patients with missing data, 5 (1.4%) the main complaint of the patient is hypoglycaemia-related, 9 (2.6%) patients with diabetic acute complication and 44 (12.8%) patients were admitted to emergency services for other reasons. Of the included patients, 126 (55%) were female and the mean age was 58.9 (±12.6) years. Patients with plasma glucose levels 200 mg/d Land above had significantly higher mean waiting times for emergency care (p = 0.012, 95% GA 7.9-64.5). Similarly, the mean fluid replacement was greater in the group of 200 mg / dl (p= 0.002, 95% GA 121.6-521.6). Factors other than insulin-dependent diabetes mellitus (p= 0.015, OR 0.19, 95% CI 0.05-0.73) were predictive of recurrent admission in the first 7 days after admission to the diabetic patients who applied for emergency services; gender, age, admission and discharge glucose levels were not effective. Similarly, when assessed for the first 30 days, insulin-dependent diabetes was the only predictor (p= 0.008, OR 0.14 95% GA 0.03 - 0.60). As a result of our study, admission and discharge blood glucose levels, age, and gender factors measured in the emergency department are not determinative for short-term recurrent hospital admission in patients with diabetes who have not been diagnosed with acute complications. Should be careful evaluation and follow-up of Insulin-dependent diabetic patients with a high rate of recurrent admission and elderly diabetic patients whose hospitalization rates have increased compared to other diabetic patients. Key words: Emergency Department, Diabetes Mellitus, Hyperglycemia