Tez No İndirme Tez Künye Durumu
312572
Azerbaycan'da tarihçilik / Historiography in Azerbaijan
Yazar:FUAT HACISALİHOĞLU
Danışman: PROF. DR. ÜÇLER BULDUK
Yer Bilgisi: Ankara Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Tarih Ana Bilim Dalı / Genel Türk Tarihi Bilim Dalı
Konu:Tarih = History
Dizin:Azerbaycan = Azerbaijan ; Kimlik algısı = Identity perception ; Tarihçilik = Historiography ; Ulus-devlet = Nation-state
Onaylandı
Doktora
Türkçe
2012
378 s.
Bu çalışma,devlet yapılanmasında tarihin hangi dinamikler üzerinde kurgulanması gerektiği üzerine kurulmuştur. Bu kapsamda tarihin devlet kurgusundaki işlevi son iki yüz yıl zarfındaAzerbaycan'da yapılmakta olan tarihçilik üzerinden tespit edilmeye çalışılmıştır. Böylece yapıcı bir unsur olarak tarihin devlet inşasında üstlendiği rol hem kuramsal bazda hem de pratikte ortaya çıkarılmıştır.Metodolojik açıdan 18. yüzyılda doğu Müslümanlığına münhasır feodal tarihçilik geleneğinin hâkim olduğu Azerbaycan tarihçiliği ancak 19. yüzyıldaki Rus işgalinden sonra ilerlemesağlayabilmiştir. 20. yüzyılın başında ulusçuluk ideali çerçevesinde Azerbaycan tarihi Türk tarihinin bir parçası olarak görülmeye başlansa daSovyet rejiminin Azerbaycan'a egemen olmasıyla tarihçilik Sovyet güdümünde, Marksist-Leninist görüşler istikametinde, diyalektik materyalizm esasında yazılmaya başlanmıştır. Bu dönemde, Azerbaycan tarihçiliğine subjektif yaklaşımlar söz konusu olmuş ve tarihsel gerçeklik yok sayılmıştır. Özellikle Türkdilli halklar arasındaki sosyo-kültürel ve siyasal bağların koparılması için tarih yazımı, tarih eğitimi ve ulusal kimlikoluşumu gibi konular Sovyetik bir anlayışla biçimlendirilmeye çalışılmıştır. Türkdilli alan için tasarlanan bu politikalardan Azerbaycan tarihçiliği de kendi payına düşeni almıştır.Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla ulusçuluk akımının rüzgârına kapılan Azerbaycan entelijansiyası yeni bir ulus inşasına girişmiştir.Azerbaycan için ulusal olma düsturu Sovyetik unsurlardan arınmayla ortaya çıksa da ulus kavramının içeriğinin belirlenmesinde yaşanan ikilik bu konudaki samimiyetin tartışılmasına neden olmaktadır. Elçibey döneminde Türk etnik yapısına dayandırılan ulusal kimlik Aliyev döneminde Sovyet anlayışına benzer bir şekilde kozmopolit bir halk üzerine inşa edilmek istenmiştir.Bu durum ister istemez tarihçilik faaliyetlerini de etkilemiştir.Günümüzde Sovyet döneminden kalma anlayışlar ekseninde şekillendirilmeye çalışılan Azerbaycan tarihi,Sovyet tarihçiliğinden miras coğrafyayla sınırlı kozmopolit bir yapı üzerinden kurgulanmaya devam etmektedir. Sonuç olarak Azerbaycan tarihçiliği Sovyet tarihçiliğinden uzaklaşamamanın sancısını yaşamaktadır. Bütün bu olumsuzluklara rağmen Azerbaycan Cumhuriyeti'nin ulus-devlet kurgusunda tarihe yüklenen misyon işlevsel geçerliliğini korumaktadır.
This study refers to which dynamics should history be built on while structuring a state. In this sense, function of history in building a state has been tried to be determined through historiography that has been carried out in Azerbaijan for the last two centuries. Thus, role of history, as a constructive element, in building a state has been pointed out both theoretically and practically.Azerbaijani historiography on which a feudal historiography tradition limited to eastern Mohammedanism was prevailing methodologically in the 18th century could make progress only after the Russian occupation in the 19th century. Azerbaijani history started to be considered as a part of Turkish history under the nationalism idea in early 20th century while it has been written in line with Russian-guided Marxist-Leninist views and on the basis of dialectic materialism as the Soviet regime became prevailing on Azerbaijani life. In this time period, some subjective approaches to Azerbaijani historiography had been seen and historical realities had neglected. In particular, several subjects such as history-writing, history training and establishing national identity had been tried to be re-formed in a Sovietic point of view in order to be able to damage socio-cultural and political bonds between Turkish-speaking populations. Azerbaijani historiography was also affected by these policies designed especially for Turkish-speaking region.Azerbaijani intelligentsia captivated by nationalism movement with the dismemberment of the Soviet Union attempted to construct a new nation. The principle of being national for Azerbaijan has come into existence together with becoming free from Sovietic elements. On the other hand, duality experienced in determining the context of nation concept leads to discussions on sincerity. The national identity that was based on Turkish ethical structure in Elçibey period was tried to be constructed on a cosmopolite population in Aliyev period which was similar to the Soviet point of view.The said fact has affected historiographical activities inevitably. Azerbaijani history that is still tried to be formed depending on understandings from Soviet period is now under construction through a cosmopolite structure limited to a geographical area which is heritage of Soviet historiography. In conclusion, Azerbaijani historiography suffers from not being able to draw away from Soviet historiography. Despite all these complications, mission fastened on history in nation-state construct of the Republic of Azerbaijan holds its validity.