Osmanlılar tarafından kesin olarak 1501'de fethedilen Navarin, Mora Yarımadası'nın ve
hatta tüm Doğu Akdeniz'in stratejik önemi haiz yerlerinden biri idi. Osmanlı idaresinde
ve askerî organizasyonu içinde sürekli bir gelişme gösterecek olan bölgeye, sahip olduğu
limanın da güvenliğini sağlamak amacıyla modern tarzda (trace italienne) yeni bir kale
(Anavarin-i cedid) inşa edildi. Söz konusu kale, II. Viyana Kuşatması sonrası başlayan
Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları sürecinde 1686'da Venedikliler tarafından ele
geçirilmişse de 1715'te Mora üzerine düzenlenen sefer neticesinde tekrar fethedilmiş ve
onarımı için çalışma başlatılmıştır. İlerleyen yıllarda özellikle XVIII. yüzyılın ikinci
yarısı itibarıyla artan Rus tehdidi, 1768 yılında yerini savaşa bırakmış ve Osmanlı ile
Rusya arasındaki harp hali aralıklı bir şekilde Temmuz 1774'te imzalanan Küçük
Kaynarca Antlaşması'na değin yaklaşık altı yıl devam etmiştir. Bununla birlikte
Osmanlıların ağır yenilgisiyle sonuçlanan bu savaşın cephelerinden birisi de Mora
Yarımadası olmuştu. 1770 yılında Rusların tahrikiyle yarımadada bir Rum isyanı patlak
vermiş ve kısa sürede büyümüştü. Bu esnada kuşatılan Navarin, bir müddet Rus işgali
altında kalmışsa da kale yeniden ele geçirilmiş ve isyanın dönüm noktasını teşkil eden bu
olaydan kısa bir süre sonra da ayaklanma tamamen bastırılmıştır. Ancak yine de teyakkuz
hali savaş boyunca devam etmiş ve zapt edilmesi sonrası kalenin onarımı için harekete
geçildiği gibi garnizonun mevcudu arttırılarak iaşesine gayret edilmiştir. Nihayetinde
çalışmamızın ana konusu, 1768-1774 yılları arasında gerçekleşen Osmanlı-Rus savaşında
Navarin Kalesi'nin ne şekilde tahkim ve teçhiz edildiğini irdelemek olmuştur.
Anahtar Sözcükler
Navarin Kalesi, Osmanlı, Rus, Mora, Tamir, Nefer
|
Conquered definitively by the Ottomans in 1501, Navarino was one of the strategically
important places of the Peloponnese and even the entire Eastern Mediterranean. A new
fortress (Anavarin-i cedid) was built in a modern style (trace italienne) in order to ensure
the security of the port it owned in the region, which would show a continuous
development in the Ottoman administration and military organization. The fortress in
question, although it was captured by the Venetians in 1686 during the Ottoman-Holy
Alliance Wars that started after the Siege of Vienna II, it was conquered again as a result
of the expedition over the Morea in 1715 and work was started for its repair. In the
following years increasing Russian threat, especially as of the second half of the XVIII.
century, turned into a war in 1768 and the state of war between Ottoman-Russia continued
intermittently for about six years until the Küçük Kaynarca Treaty was signed in July
1774. In addition to this, one of the fronts of this war, which resulted in the heavy defeat
of the Ottomans, was the Peloponnese Peninsula. In 1770, a Greek revolt broke out in the
peninsula with the provocation of the Russians and it grew in a short time. Meanwhile,
Navarino, which was besieged and occupied by the Russsians, but the fortress was
recaptured and the uprising was completely suppressed shortly after this event, which
constituted the turning point of the rebellion. However, the readiness continued in the war
and after the seizure, action was taken for the repair of the fortress, as well as the size of
the garrison was increased and efforts were made to supply it. Ultimately, the main
subject of our study was to examine how the Navarino Fortress was fortified and equipped
during the Ottoman-Russian war between 1768-1774.
Keywords
Navarino Fortress, Ottoman, Russian, Morea, Repair, Troops |