Tez No İndirme Tez Künye Durumu
336402
Ameliyat sonrası karın içi yapışıklıkların önlenmesinde sodyum hyaluronat karboksimetilselüloz membran, polietilen glikol-lysine ve hyaluronik asitin etkinliğinin wistar albino tipi sıçanlarda yapılan deneysel çalışma ile araştırılması / Experimental study on wistar albino rats about comparison of efficiency of sodium hyaluronat carboxymethylcellulose membrane, polyethylenglycol-lysine, and hyaluronic acid on prevention of post-operative adhesions
Yazar:ENGİN HATİPOĞLU
Danışman: PROF. DR. TARIK AKÇAL
Yer Bilgisi: İstanbul Üniversitesi / Cerrahpaşa Tıp Fakültesi / Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
Konu:Genel Cerrahi = General Surgery
Dizin:Adezyonlar = Adhesions ; Biyolojik ürünler = Biological products ; Cerrahi = Surgery ; Hyalüronik asit = Hyaluronic acid ; Karboksimetil selüloz = Carboxymethylcellulose ; Polietilen glikoller = Polyethylene glycols ; Postoperatif dönem = Postoperative period ; Postoperatif komplikasyonlar = Postoperative complications ; Sıçanlar = Rats
Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
56 s.
GirişAmeliyat sonrası peritoneal adhezyonlar karın cerrahisinin ciddi bir sorunudur. Tüm karıniçi ameliyatların %90'ından fazlasında ameliyat sonrası peritoneal adhezyonlar oluşmaktadır. Ameliyat sonrası peritoneal adhezyonların önlenmesinde en sık başvurulan yöntemler arasında ameliyat sırasında periton içine çeşitli sıvıların uygulanması gelir. Sorunun çözümü için birçok madde ve/veya teknik denenmiş, ancak hiçbirinin kanıt düzeyi yüksek etkinliği gösterilememiştir. Ayrıca, konuyla ilgili çalışmaların bir çoğunun ölçüm aşamasında makroskopik ve/veya semi-kantitatif histopatolojik sınıflama yöntemlerinin kullanılmış olması kıyaslamayı güçleştirmiştir. Sonuçta bugün için, kullanımında görüş birliği sağlanmış bir antiadheziv ajan henüz geliştirilmemiştir.AmaçBu çalışmada yeni nesil antiadheziv biyomateryel olan SprayShield® ve halen sıklıkla kullanılan Seprafilm® ve Sepracoat®'un karıniçi yapışıklıkları önlemedeki etkinliklerinin geleneksel yöntemlerin yanısıra adhezyon alanı ölçümü yöntemi kullanılarak karşılaştırılması amaçlanmıştır.Gereç ve YöntemÇalışmada, çekal abrazyon uygulanan 64 dişi sıçan 2 ana gruba (5.ve 14.gün) ve her grup 4 alt gruba (SprayShield®,Seprafilm®, Sepracoat® ve kontrol) ayrılmıştır. Birinci grup beşinci, ikinci grup ondördüncü günde sakrifiye edilerek, polietilen glikol-lysine (SprayShield®), sodyum hyaluronat karboksimetilselüloz membran (Seprafilm®) ve hyaluronik asit'in (Sepracoat®) cerrahi sonrası karıniçi adhezyonları önlemedeki etkinliği kontrol grubuyla karşılaştırılmıştır.Makroskopik ve histopatolojik değerlendirmelere ek olarak, Olympus BX53 Japon ışık mikroskopu ve DP2-BSW yazılım-görüntü analiz programı ile her bir örneğe ait hematoksilen-eozin boyalı lamlar x20'lik objektif kullanılarak değerlendirilmiştir. Her bir örneğin, standart olarak `optimize edilmiş lezyon alanı' içerecek şekilde resimleri çekilip alan ölçümleri yapılmıştır. Standart olarak 10.000.000 mikronmetrekare/10 milimetrekare alan içinde adhezyon bölgesinin alanı ve oranı hesaplanmıştır.BulgularMakroskopik, histopatolojik (fibrozis, inflamasyon, vasküler proliferasyon, yabancı cisim reaksiyonu) ve alan ölçümlerimizde beşinci günde sakrifiye edilen gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır (p>0,05). Fakat ondördüncü günde sakrifiye edilen gruplar arasında SprayShield®'ın istatistiksel olarak anlamlı şekilde (p=0,006) daha yüksek inflamasyon skoruna (SprayShield®: 24,63, Seprafilm®: 16,50, Sepracoat®: 11,50, kontrol grubu: 13,38) ve adhezyon alanına (p=0,005). (SprayShield®: 26,00, Seprafilm®: 13,88, Sepracoat®: 16,25, kontrol grubu: 9,88) sahip olduğu bulunmuştur. Ancak fibrozis skoru, vasküler proliferasyon ve yabancı cisim reaksiyonu açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır (p>0,05).TartışmaKarıniçi yapışıklıkların önlenmesinde kullanılan yeni nesil biyomateryellerin etkinliği henüz istenilen seviyede değildir. Literatürde antiadheziv ajanların etkinliği açısından karşıt sonuçlanmış çok sayıda çalışma mevcuttur. Karıniçi yapışıklıklara klinik yaklaşımda standart bir algoritmanın oluşması amacıyla, kullanılan biyomateryellerin etkinliklerinin karşılaştırılması için geleneksel ölçüm yöntemlerine ek olarak, daha objektif yöntemlerin gerekliliği görülmektedir.
IntroductionPeritoneal adhesions are serious consequences of intra-abdominal operations. Peritoneal adhesions occur after more than 90 % of intra-abdominal operations. Peroperative instillation of various solutions into the peritoneal cavity is one of the most commonly used methods to prevent peritoneal adhesions. To deal with this problem several materials and/or technics have been tried with inconclusive results. Furthermore, the use of macroscopical and/or semi-quantitative histopathological scoring methods in most of the concerning studies, makes their comparison more difficult. Nowadays, no consensus exists on the use of any anti-adhesive agent.PurposeIn this study, we aimed to compare the effectiveness of a new-generation anti-adhesive biomaterial SprayShield® Seprafilm® and Sepracoat® in the prevention of intra-abdominal adhesions using ?adhesion area measurement? method in addition to the traditional ones.MethodSixty-four female rats submitted to cecal abrasion had been divided into 2 groups (sacrificed at 5th and 14th days) each being divided into 4 subgroups (SprayShield®, Seprafilm®, Sepracoat® and control). The effectiveness of polyethylene glycol-lysine (SprayShield®), sodium hyaluronate carboxymethylcellulose membrane (Seprafilm®), and hyaluronic acid (Sepracoat®) in preventing intra-abdominal adhesions had been compared with the control group at 5th, and 14th day.In addition to macroscopical and histopathological evaluations, all hematoxylin-eosin stained slides had been evaluated using x20 magnifier with Olympus BX 53 Japan light microscope and DP2-BSW software-image analysis program for each sample. Photographs including ?optimized lesion area? of each sample had been taken similarly and adhesion? area measurements were done. Within a zone of 10.000.000 micrometers-square / 10 millimeters-square, adhesion area and ratio were calculated.In the first group sacrificed at the 5th day,no any statistically significant adhesion difference was found between subgroups evaluated macroscopically, histopathologically (fibrosis, inflammation, vascular proliferation, foreign-body reaction) and by adhesion area and ratio measurements (p>0.05 But SprayShield® showed a statistically significant higher inflammation score (p>0.006) (SprayShield®: 24.63, Seprafilm®: 16.50, Sepracoat®: 11.50, control group: 13.38) and adhesion area (p=0.005) (SprayShield®: 26.00, Seprafilm®: 13.88, Sepracoat®: 16.25, control group: 9.88) in groups sacrificed at 14th day. Otherwise there were no any statistically significant difference between groups according to fibrosis score, vascular proliferation score, and foreign body reaction (p>0.05).DiscussionThe effectiveness of currently used new-generation biomaterials for prevention of intra-abdominal adhesions is not enough yet. There are many researches comparing the effectiveness of anti-adhesive agents with conflicting results. To reach a standard clinical approach to intra-abdominal adhesions, beside the traditional methods, more objective new methods are required to compare the effectiveness of the currently used biomaterials.