Tez No İndirme Tez Künye Durumu
509139
İzmir'deki aile hekimlerinin ve aile hekimliği asistanlarının kronik hastalık yönetimi algısı / The perception of family physicians and family medicine residents in Izmir among chronic disease management
Yazar:SANEM BAYKAN TÜZÜNER
Danışman: YRD. DOÇ. ESRA MELTEM KOÇ
Yer Bilgisi: İzmir Katip Çelebi Üniversitesi / İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi / Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı
Konu:Aile Hekimliği = Family Medicine
Dizin:Aile hekimliği = Family practice ; Doktorlar = Physicians ; Doktorlar-aile = Physicians-family ; Klinik protokoller = Clinical protocols ; Kronik hastalık = Chronic disease ; Tedavi = Treatment ; İntörnlük ve asistanlık = Internship and residency ; İzmir = Izmir
Onaylandı
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
141 s.
Giriş: Kronik hastalıkların sıklığı dünyada ve ülkemizde giderek artmaktadır. Kronik hastalık yönetimi tüm ülkelerde sağlık sistemini zorlamaktadır. Dünyada kronik hastalık yönetimi için en çok kabul gören model Kronik Bakım Modelidir. KBM, etkili kronik hastalık yönetimi için birinci basamağı işaret etmektedir. Bu doğrultuda gelişmiş ülkelerde kronik hastalıkların yönetiminde birinci basamak hizmetlerinin gücünden yararlanılmaktadır. Birinci basamak sistemlerinin daha etkili çalışabilmesi için KDT temelinde birinci basamak için geliştirilen rehberlere gereklidir. Amaç: Bu çalışmanın amacı İzmir'de birinci basamakta çalışan uzman veya pratisyen aile hekimleri ile aile hekimliği asistanlarının ve akademisyenlerin kronik hastalıkların yönetimi konusundaki bilgi, tutum ve davranışlarının değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntem: Kesitsel nitelikteki çalışma, 15 Eylül 2017-15 Kasım 2017 tarihleri arasında İzmir'de birinci basamakta çalışan aile hekimleri (uzman ve pratisyen) ile İzmir'de bulunan üniversite hastaneleri ve eğitim araştırma hastanelerindeki aile hekimliği anabilim dallarında bulunan aile hekimliği asistanları ve akademisyenlerle yürütülmüştür. Çalışmada veriler anket ve PACİC ölçeğinden yararlanılarak oluşturulan veri formu kullanılarak toplanmıştır. Veriler SPSS version 22 programı ile analiz edilmiştir. Bulgular: Çalışmaya 393 hekim katıldı. Günlük hasta sayısı 49,1± 24,3'tür. En sık başvuru nedeni %51,1 şikâyet varlığıdır. Hastalara ayrılan süre 8,3 ± 4,8 dakikadır. Katılımcıların %50,6'sı sürenin yetersiz olduğunu belirtmiştir. En sık başvuran ilk iki kronik hastalıklar HT (%79,9,) ve DM'dir (%28,8). Bu hastalara hizmet sunmanın en önemli güçlükleri %61,6 ilaç tedavisine uyumsuzluk, %78,4 ilaç dışı tedaviye uyumsuzluktur. Hekimlerin, yönetiminde en çok sorun yaşadıkları kronik hastalıklar sırasıyla DM, psikiyatrik hastalıklar ve KOAH'tır. Tedaviye uyumun en zayıf olduğu kronik hastalıklar sırasıyla DM, psikiyatrik hastalıklar ve KOAH'tır. Katılımcıların %57,3'ü tanı ve tedavi rehberlerini kullanmaktadır. Rehber kullanmayanların (%37,7), %58,8'i rehberleri kullanmak için yeterli motivasyonlarının olmadığını, %49,3'ü zamanlarının olmadığı belirtmiştir. Sonuç: Türkiye'de aile hekimliği sistemine yeni geçilmesine rağmen halkın birinci sağlık hizmetlerine başvuru sıklığı giderek artmaktadır. Ancak mevut aile hekimi sayısı yeterli değildir. Ayrıca aile hekimlerinin iş yükü ve hekim başına düşen kayıtlı nüfusu gelişmiş ülkedeki düzeylerin çok üzerindedir. Diğer tarafta artan kronik hastalık yükü aile hekimlerinin kronik hastalık yönetimine katılımını gerektirmektedir. Bu amaçla müdahaleler yapılması gerekmektedir. Ancak günümüzde aile hekimleri kronik hastalık yönetiminde çeşitli zorluklar yaşamaktadırlar. Özellikle pratisyen hekimlerin yetkilerinin kısıtlılığı kronik hastalık yönetiminde aktif rol oynamalarını engel olmaktadır. Ayrıca kronik hastalıkların takip ve tedavileri için gerekli tahlil ve tetkiklerin tamamı ASM'lerde yapılamamaktadır. Kronik hastalıkların yönetimi konusunda güncel tanı ve tedavi rehberlerini en çok da motivasyon ve zaman eksikliği nedeni ile takip edememektedirler. Aile hekimlerinin nitelik ve niceliklerinin artırılması, birinci basamak bakımının güçlendirilmesi ve aile hekimlerinin gerek eğitim gerek yasa ve yönetmeliklerle desteklenmesi ile mevcut sorunların çözülmesi, birinci basamak için tanı tedavi rehberlerinin geliştirilmesi, elektronik ortamdan ulaşılabilen entegre bilgi sistemleri için gerekli alt yapıların oluşturulması sonrası aile hekimlerimiz de kronik hastalık yönetiminde daha aktif rol alabilirler
Introduction: The frequency of the chronic diseases is increasing both in the world and in our country. Management of the chronic diseases compels the health system in all countries. The best-accepted model for chronic disease management in the world is the Chronic Care Model (CCM). CCM points to the primary health care for the effective chronic disease management. In this direction, the primary health care services are utilized in the management of the chronic diseases in the developed countries. For the primary care systems to function more effectively, guidelines developed for the primary care based on evidence-based medicine are required. Objective: The objective of this study is to evaluate the knowledge, attitudes, and behaviors of family physicians working as specialists or practitioners working in primary health care centers, family physician residents and academicians on chronic disease management in İzmir. Materials and Methods: The cross-sectional study was conducted with family physicians (specialists and practitioners) working in primary care centers in İzmir and family physician residents and academicians in family medicine departments of the university hospitals and educational research hospitals in İzmir between September 15, 2017, and November 15, 2017. The data used in the study were gathered using the questionnaire and data form prepared by using the PACIC scale. The data were analyzed with the SPSS program version 22.0. Findings: 393 physicians participated in the study. The number of patients per day was 49.1 ± 24.3. The most common cause of the reference was the presence of a complaint with 51.1%. Duration of the spent time to the patients was 8.3 ± 4.8 minutes. 50.6% of the participants stated that the time was insufficient. The first two most frequent chronic diseases were HT (79,9%) and DM (28,8%). The most important difficulties in providing service to these patients were the incompatibility with drug treatment (61.6%) and non-drug treatment incompatibility (78.4%). The chronic diseases which physicians had the most problems in managing them were DM, psychiatric diseases, and COPD, respectively. Chronic diseases with the weakest compliance to the treatment were DM, psychiatric diseases, and COPD, respectively. 57.3% of the participants used diagnosis and treatment guidelines. Among the physicians who did not use guidelines (37.7%), 58.8% of them stated that they did not have enough motivation to use the guidelines, while 49.3% of them stated they had no time for it. Conclusion: Although the family physician system is newly put into practice in Turkey, the frequency of the applications to the primary health care is increasing. However, the number of available family physicians is not sufficient. In addition, the workload of family physicians and the registered population per physician is well above the levels than in the developed countries. On the other hand, the increasing chronic illness burden requires family physicians to be a part of the chronic disease management. Interventions are needed for this purpose. Today, however, family physicians have various difficulties in chronic disease management. In particular, the limitation of the authority of the general practitioners prevents them from playing an active role in chronic disease management. Furthermore, all the analyzes and examinations required for the follow-up and treatment of chronic diseases could not be performed in FHCs. They cannot follow the current diagnosis and treatment guidelines for chronic disease management, mostly for reasons such as the lack of motivation and the time. Family physicians could take an active role in the management of the chronic diseases after increasing the quality and quantity of family physicians, strengthening primary care and solving existing problems by supporting family physicians not only with education, but also with laws and regulations, the development of diagnostic treatment guidelines for primary care, and the establishment of the necessary infrastructure for integrated information systems that can be accessed from the electronic environment.