Birinci Dünya Savaşı'nın ardından imzalanan antlaşmaların sonuncusu olan Lozan Barış Antlaşması diğer barış antlaşmalarından (Versailles, Neuilly, Saint-Germain, Trianon) çok farklı özellikler taşımaktadır. Diğer barış antlaşmaları galip devletler tarafından mağluplara zorla imzalattırılmıştır ve çok ağır şartlar ihtiva etmektedir. Türkler ise kendisine dayatılan Sevr Antlaşmasını yok sayarak zorlu bir mücadeleye girişmiş ve 4 yıl süren bu mücadeleden zaferle ayrılmasını bilmiştir.
Lozan'da Milli Mücadele'nin askeri safhasının devamı olan diplomatik ve hukuki bir savaş verilmiştir. Kasım 1922'den Temmuz 1923'e kadar süren ve her safhasında çok çetin müzakerelere sahne olan bu dönemde Türk Heyeti, tüm kadrosu ile özverili bir çalışma örneği göstermiş ve Lozan Barış Antlaşması'nın imzalanmasına önemli katkılarda bulunmuşlardır.
Lozan görüşmeleri sırasında Türk heyetinde görev alan delegelerin yanı sıra tüm müşavirler Türkiye'nin yetişmiş aydınları olduğundan Lozan Barış Antlaşması sonrasında da hizmetlerine devam etmişlerdir. Siyasi ve sosyal alanda önemli devlet görevlerine getirilen bu isimlerden bazıları başbakanlık, bakanlık, milletvekilliği, büyükelçilik gibi görevleri yürütmelerinin yanında sosyal ve kültürel alanda da önemli hizmetler vermiş ve eserler ortaya koymuşlardır.
Bu çalışmada Barış Anlaşmasının müzakerelerinde görev yapan Türk Heyeti üyelerinin hizmetleri tüm yönleriyle ele alınarak Türkiye'nin sosyo-kültürel gelişimindeki rolleri ortaya konulmuştur.
|
The Treaty of Lausanne, the last of the treaties signed after the First World War, has very different characteristics from other peace treaties (Versailles, Neuilly, Saint-Germain, Trianon). Other peace treaties have been forcibly signed by the victorious states and have very severe conditions. The Turks ignored the Treaty of Sevres imposed on him entered into a tough fight and the victory of this struggle lasted 4 years, knows the separation.
A diplomatic and legal war, the continuation of the military phase of the National Struggle, was given in Lausanne. In this period, which lasted from November 1922 to July 1923, and at every stage of a very severe negotiations, the Turkish Delegation showed a devoted work with all its staff and made important contributions to the signing of the Lausanne Peace Treaty.
The Turkish delegation during the Lausanne negotiations, as well as advisers involved all delegates after the Lausanne Peace Treaty that Turkey's educated intellectuals have continued their service. Some of these names, who were brought to the important political and social functions of the state, have served as prime ministries, ministries, deputies, ambassadors, as well as providing important services in the social and cultural fields.
In this study, the negotiation of a peace agreement Services of serving members of the Turkish delegation has been demonstrated by considering all aspects of Turkey's role in the socio-cultural development. |